içi geçmek
| |||||
içi geçmek istemeden kısa bir süre uyuyuvermek: "Hanife kadın hastalandı, şimdi o gelinceye kadar işlerini ben yapıyorum, çamaşır yıkadım da yorulmuşum, şöyle içim geçmiş."- R. H. Karay. bir işe yaramaz duruma gelmek: "Islak duvarların, rüzgâr vurdukça çatırdayan çatıların altında insanların içi geçti."- L. Tekin. yaşlılıktan, güçsüzlükten isteksiz olmak, hiçbir şeye ilgi duymamak. kavun, karpuz vb. yenmeyecek biçimde içi bozulmuş olmak. | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |